Marika’m (Babamın tabiriyle o, ‘gâvur’ların sonuncusuydu) Bir kış günüydü. Okulun merdivenlerini yavaş yavaş çıkıyordum. Herkes telaşlıydı, ben sakin; herkes hızlıydı, ben yavaş. Dalmışım… Beth’in ortadan kayboluşunun ilk günleriydi. Dalgınlığım her…
Beklerken kayboldum Bekle dediler Oturdum bi kayanın üstüne öylece bekledim Kapıyı açtım sonuna kadar bekledim Telefonu elime aldım ekranı açık öyle bekledim Zamanı bekle dediler Geçtim saatin karşısına saydım saliseleri…
Güzel Kaybet Kaybedenler diyarına hoş geldin. Burası bir ülkeden fazlası esasında. Akılda renklenen ütopyaların dahası… Sebepsizce kaybetmenin de olduğu dar bir mekân. Her limeni birer bütün olarak hissetmene sebep olan…
Pamuğum You Made My Day “Görmemişim ben, yeşili de mi vardı?” dedi. Evet, dedim. Ben yeşili çok severim. İsterseniz hemen alıp geleyim size de. “Yok tatlım yorulma sen.” derken halini…
Thomas Hardy - Çılgın Kalabalıktan Uzak THOMAS HARDY (1840-1928) Can Yayınları Çeviren: Nihal Yeğinobalı 496 Sayfa Jane Austen'ı ne kadar çok sevdiğimi daha önce bolca yazmıştım. İngiliz Edebiyatı denilince ikinci…
Tanbay Yahşi Ölü bir çocuğu burnunun ucundan öpmek kadar soğuk olamaz hiçbir mevsim. Bir çocuğu toprağa gömdükten sonra sırtını dönüp gitmek kadar soğuk olamaz. En sevdiğim balığın, en büyük…
Ahlat Ağacı: Gerçeğin Peşinde Zamansal ve Mekânsal Bir Yolculuk Özet Nuri Bilge Ceylan’ın Haziran 2018’de gösterime giren, Türkiye’de beklenen ilgiyi pek bulamadığı söylense de film puanlama sistemi olan IMDB’de 8.7…
Sait Faik Sait Faik’in hikâyelerini biliyorum. Ancak hayatına dair bu kadar ayrıntılı bilgiler içeren bir kitabı ilk kez okudum: “Yalnız hatta Yapayalnız Bir Sait Faik Abasıyanık Romanı”. Yazarı, Özlem Esmergül.…
Aynı Sokak Söylemiştim de içinizde inanan olmamıştı. Bir hece yazacak kadar bile takatim yokken bir yerden bulup çekiyor kendine bu kâğıtlar beni. Yaz diyor bana. Yaz işte, uzatma. O gönlümü…
Kafamız Yarılacak Bir Gün Bir madalya yüzüyor Ohio Nehri’nde.* Fazlasıyla gururlu, fazlasıyla renk körü. Renkler, gökkuşağı harici pek sevilmiyor. Ve bir deli heybesine taş topluyor. Meksika Açmazı’na giriyor kurulan…
Ekmeğin Kıyısında Annem Ekmeği tırtıklama bakim, demiş annesi, annem küçükken. Bir kez demiş ve o bir daha ekmeğin ucunu bölmeye gitmemiş. Evet sadece bir kez demiş annesi. Ekmeği yeme demiş…
Bir kere gülsene Sonra yine seversin Sonra yine Özlersin Gelmeyen sonralara alışmadım değil İnsan böyle sonraları özler mi? Bir kere gülsene Sonra yine beklersin Sonra yine Güneş’in Ay’a Gündüzün geceye…
Korsan Edebiyat ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın!
