1. Anasayfa
  2. Deneme

Korkak Bir Su Kaplumbağası…


0

Korkak Bir Su Kaplumbağası – Ne yaparsam yapayım, kimseye- hiç kimseye yaranamam. Çünkü çok bir şey beklemedim bu hayattan.

Su Kaplumbağası

Ne yaparsam yapayım, kimseye- hiç kimseye yaranamam. Çünkü çok bir şey beklemedim bu hayattan. Hoş bir seda olmak istedim. Boşluklarda süzüldüm… Anlatmak istediklerimin henüz yarısını bile kaleme alamadım. Derin kederlere salınıp, boğuldum nihayetinde. Neden kaşlarım çatık? Neden sus pus otururum bu boş kafede? Ne yaparsam yapayım, bu keder benimle sürüp gelecek…

Ellerinden tuttuklarımın yumrukları değdi suratıma; yüzlerine baktıklarım umarsızca savurdular yalanlarını… Ne yaparsam yapayım, kimse bilemez beni- benim içimdekini… Düştüğüm çukurlardan kendi başıma kalktım. Üstüm başım kir içindeydi… Koşup yardımıma gelecek ne çok dost biriktirdiğimi sanmıştım. Oysa hep yanılmıştım, yanlış bakınmıştım…

Payıma düşen acıyı kabullendim artık. Bu kalabalık yalnızlığı sindirdim içimde… Sahte gülüşlerinize içten bir gülümsemeyle karşılık verdim. İçimde ölen ne varsa gizledim gözlerinizden. Koskoca adam ağlar mıydı hiç? Gözlerinden yaşlar boşanır mıydı? Ayıptı, günahtı, falandı, filandı işte… Kabuğunda mutlu bir su kaplumbağası misali sürdüm hayatımı. Kabuğuna aşık bir korkaktım nihayetinde… Renklerimi, kokumu, gülüşümü, yazışımı, bana dair ne varsa onu seven ve ardından bin bir çeşit eylem planını uygulamaya koyan, zamane aşıklarından usandım. Dost yüzlü, düşmanlarımdan ve bir tebessümü çok gören robotlaşmış bedenlerinizden…

Çok şey beklemedim ben bu hayattan. Sıcak bir yuva belki, dost eli, dost yüzü… Birkaç şiir de fena olmazdı hani… Büyüdükçe kibirleriniz, küçüldüm… Büyük adam olmak benim mizacımda yoktu zaten. Küçük hayatların küçük hikayelerini yaşıyordum. Anlamamaktan muzdarip bedenlere ne anlatabilirsin ki? Verdiğin emeklerin, döktüğün yaşların Onların dünyasında yeri yok. Onların dünyasında nefes alamıyorsun… Kabuğuma sığındığım günden beridir, bu derin huzur içindeyim…

Ne yaparsam yapayım, kimseye- hiç kimseye yaranamam bu hayatta. Çünkü vicdanım hiç susmadı benim, susturamadım. Gözümde yaş eksik olmadı, sulu göz bir adamım ben. Ama için için de ağladığım olur. Savururken kahkahalarınızı, kibirlerinizle dünyanın türlü köşesinde ahkam keserken; ince, zarif şeylerin bir anlamı olmaz sizin için… Gözyaşları para etmez bu gezegende… Ve ben ne yaparsam yapayım, kimseye- hiç kimseye yaranamam bu hayatta.. Çünkü dost bildiklerim vurdu önce, sonra sevdiklerim, sonra diğer kalan her şey birer birer geçti üzerimden… Hayat epey kazıkladı, alacaklıyım ama; peşine düşmeyeceğim bu davanın..

02.03.15 12.10

Yazarın (KorsanKalem) diğer yazılarına da göz atabilirsiniz.

İlginizi Çekebilir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir