Hastane Servisi
  1. Anasayfa
  2. Öykü

Hastane Servisi

Yazan: Yağmur

0

Hastane Servisi

Arabaya ayak bastığımdan itibaren paramı cebimden çıkartıp adama uzatıyorum. Şoför ”Öğrenci mi?” diyor. Liseden mezun olduğumu artık öğrenci sayılmadığım hızlıca aklımdan geçiyorum. ”Evet, öğrenci.” diyorum. Tam o anda eski bir dershane arkadaşımı görüyorum. Nasılsın, diyorum. O kadar yapmacık ”İyiyim, sen nasılsın?” diyor ki hem umursamadığım hem de servis hareket ettiği için yüzüne bakamadan ”İyiyim bende.” diyorum.

Oturduğum andan itibaren kulaklığı takıyorum. En arkada dörtlü koltukların en solunda oturuyorum.

Tam önümde yedi yada sekiz yaşlarında toplu bir kız çocuğu var onun yanında kısa boylu, başörtülü bir kadın oturuyor.

Dershane arkadaşım çarşıda iniyor yanındaki kadın duruyor. Ama cam kenarına geçmiyor. Yanına birinin oturmasını istemediği için mi bilmiyorum. Yol boyunca da yanına kimse oturmuyor.

Çarşıda yaşlı bir kadın ile genç bir kadını alıyoruz. Yaşlının yüzünü seçemiyorum. Ama kadın ilk önce oturan kadınla konuşuyor. Onunda parasını veriyor diye düşünüyorum. Ne konuştuğunu duyamıyorum, kulağımdaki kulaklığı yol boyunca çıkartmıyorum.

Genç kadın esmer. Dolgun dudakları, çehresi kararmış gözleri, koyu kahverengi topuz saçları var. Elmacık kemikleri çıkık. Kadın çok güzel. Boyu uzun. Zenci mankenleri andırıyor. Ona bakıyorum uzun süre. Yol boyunca kafasını yana çevirince yüzünü inceliyorum. Dışarıya, buralara yabancıymış gibi bakıyor. Tıpkı bir filmde ilk defa Avrupa’ya gelmiş Afrikalı kadınları andırıyor. Gözleri öyle şaşkın. Erkek olsaydım onunla konuşacağımı düşünüyorum. Hikayesini merak ediyorum.

Yunuslarda tekrar duruyoruz. İrice bir kadın ve neredeyse ikiz gibi iki erkek çocuğu alıyoruz. Çocuklar benim yanıma oturuyor. Anneleri onları uyarıyor. En önün bir arkasına geçiyorlar. Duyamıyorum ama anladığım kadarıyla kadın üç tam vermek yerine iki tam parası veriyor. Bir koltuğa iki çocuk oturuyor. Çocukların oturur oturmaz ilk yaptıkları şey dışarıyı izlemek.

Servis kısa bir süre sonra tekrar duruyor. Bu sefer karı koca olduğunu düşündüğüm yaşlı bir çift biniyor. Muhtemelen torunları olan aşırı toplu dokuz yaşlarında bir çocukla biniyorlar. Adam sarışın, hayli zayıf, kırmızı gömleği var. Çok soğuk birine benziyor. Ben dörtlü koltuklara oturuyorum, o diğer tarafıma en uca oturuyor. Kadın ve torunu en öne oturuyor ve şoförle sohbet etmeye başlıyor .

Çocuklar kollarını pencereden çıkartıyorlar. Anneleri sinirleniyor. Onlara bağırıyor olmalı. En sonunda pencereyi kapatmak zorunda kalıyor. İleride başörtülü kadın ve küçük kız iniyorlar. onların indikleri yerden bir adam biniyor. Müzik değişirken oluşan o sessizlikle şoförün ”Ooo Mustafa abi ne haber?” dediğini işitiyorum. Müzik tekrardan çalmaya başlıyor. Adam samimi bir şeyler dedikten sonra boşalan yere, tam önüme oturuyor. Böylece hastaneye altı yedi dakika kala servis tamamen doluyor. Tepede başörtülü kadın ve küçük kız iniyorlar. Onların yerine bir çok yaşlı kadın, orta yaşlı kadın ve siyah dantel pütürlü bir elbise giymiş genç bir kadın biniyor. Hemen hemen benim yaşlarımda bu kadın parayı ödemek için uzanıyor. Orta yaşlı kadın kızı uyarıyor. Buradan almasını söylüyor. Şarkıyı değiştirirken ”Aaa olur mu öyle şey!” dediğini duyuyorum. Genç kızın hiç samimi olmadığını hatta planlamış bile olabileceğini düşünüyorum. Yaşlı kadın; ”Olmaz öyle, sen misafirimizsin” diyor. ve genç kadın parayı alıyor. Tüm bunlar olurken çok yaşlı kadına Mustafa ağbi yer veriyor. Sonra benim yanıma geçip kadının baş örtülü kafasını okşuyor. Bunu yapması bana biraz garip geliyor. Yaşlı kadına da garip gelmiş olmalı kadın o yöne bakıp gülümsüyor. ”Yaşlılara her zaman yer vereceğiz. diyor kendi kendine Mustafa abii neşeli. Ve ardından ”benden bir yaş bile büyük olsa bile yer veririm.” diyor.

O sırada ben tüm servisi gözledim. En önde aşırı toplu bir çocuk, onun yanında anneannesi, bir arkada iki çocuğuyla artık çocuklarının şımarıklığına aldırış etmeyen anne, bir arkada yaşlı kadın ve esmer güzel kadın, benim bir önümde çok yaşlı ve orta yaşlı kadın. Ayakta genç kadın. Yanımda Mustafa ağbi. Diğer tarafta cılız sarışın yaşlı adam. Sonra servise bindiğimden beri fark etmediğim birini fark ettim. Tahminen otuz-kırk yaşlarında bir kadın büzüşmüş, sağ taraftaki tekli koltukta oturuyordu. -Lütfen bana kimse bulaşmasın- der gibi bir hali vardı. En arka köşede de ben. Bir avuç akıl hastası aynı şehir içi servisinde gidiyorduk.

”Müsait bir yerde?” diyip, indim.

Konuklarımızın diğer yazılarına da göz atabilirsiniz.

Bizleri instagram üzerinden de takip edebilirsiniz. (Hastane Servisi)

Hastane Servisi

İlginizi Çekebilir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir