Neslimin Ahmakları
  1. Anasayfa
  2. Deneme

Neslimin Ahmakları

0

Neslimin ahmakları; işte orada, ekran başındalar.
Önce sevecekler,
Sonra kıskanacaklar,
Nefret edecekler ve ilk fırsatta paramparça edecekler.
Aptalları ünlü etmek için orada neslimin ahmakları,
Ekran başındalar, hazırlar.
Motivasyonları yerinde: Ellerinde kumandalar ve çerezlerle birlikte,
Sevmek için, örnek almak için, kıskanmak ve yok etmek için hazırlar.
İlgi görmemesi gereken insanlar ilgi görecek,
Sözleri önemsenecek,
Onlar ise bunu kaldıramayacak. Saçmalayacaklar!
Ahmaklar, şişirdikleri balonları patlatacak ve
Kahraman olacak!
Ne şanlı bir zafer,
Ne şanlı bir topluluk!
Neslimin ahmakları; işte orada, ama biraz uzaktalar.
Şu gördüğüm insanlar bir gemide mi?
Nereye gidiyorlar?
Doğru, Türkiye’den kaçıyorlar!
İşler yolunda gitmiyor,
Mücadele etmiyorlar, kaçıyorlar.
Kimse mücadele etmek zorunda değil,
Bu dünyaya atıldınız.
Kimse size doğmak istiyor musun diye sormadı.
Hangi ülkede yaşamak istersiniz sorusu size yöneltilmedi.
Kimse bu kadar nazik değildi,
Hiçbir zaman da olmadı.
Ailenizi, doğduğunuz ülkeyi seçemezsiniz.
Ancak değiştirebilirsiniz.
Değiştirebilirsiniz evet, ancak tutarlı olmak zorundasınız.
Elinizde Nutuk,
Dilinizde Atatürk,
10 Kasımlarda,
23 Nisanlarda,
19 Mayıslarda sosyal medyada en büyük vatansever sizlerdiniz,
Siz bu vatanı, bu vatanı kurtaranları çok sevdiniz!
Öyle yazdınız, bunlardan bahsettiniz.
Ancak ya anlayamadınız, ya riyakarsınız.
Klavyeden ekrana,
Kalem ile kağıda Atatürk yazmak kolay, kolay!
Yedi harf, arka arkaya, keşke anlaması da bu kadar kolay olsa.
Neslimin ahmakları,
Belki de riyakarları,
Vatanı seviyorlar ama kaderine terk ediyorlar.
Kimseden nefret etmeyin, kimseyi diğerinden üstün görmeyin.
Eşitlik için savaşmak kadar onurlu hareket yoktur, bunu unutmayın.
Neslimin ahmakları; unutmayın, asla uyuşturucuyla gerçekten mücadele etmeyecekler.
İmparatorluklar imparatorlukları parçaladı.
Nice büyük hükümdar mezarsız yatmakta.
Ulus devletler her gün birbirine saldırıyor.
Borsada, arsada,
Ekonomik olarak yahut cephelerde,
İşgalleri, sömürgeleri,
Sandinista devrimini,
Yeryüzünün yaşadığı savaşları ve mücadeleleri hatırlayın!
Diktatörler devrildi,
İmparatorluklar, devletler son buldu.
Bir tanesini yakından tanırsınız, son padişahı da Mehmed Vahdeddin’di.
İnanabiliyor musunuz,
Devletleri yok edebilen,
Halkları sömürge haline getirebilen devletler uyuşturucuyla,
Birkaç baronla mücadele edemeyecek kadar güçsüz olabilir mi?
Ne zaman savaşacak olsam, küçümsenmek isterim.
Bırakın, beni aptal zannetsinler. Zannetsinler ki, efor sarf etmeden şaşırtabileyim.
Ne zaman savaşacak olsam, uyuşturulmuş düşmanlar isterim.
Bırakın, uyuşsunlar. Onlar bana yumruk sallamadan evvel ben karşılarına bir fikir dikebilirim.
Hayattan kaçabilirsiniz.
Sevgilinizle kavga edince ayrılabilirsiniz.
İşinizde problem yaşarsanız istifa edebilirsiniz.
Her şeyi bırakıp ayak basılmamış ormanlarda yaşayabilirsiniz,
Gerçi yaşadığınız orman “tuhaf bir şekilde” yangınla kül olabilir ve üzerinize otel dikilebilir,
Ancak yapabilirsiniz, demek istediğimi anladınız.
Kaçabilirsiniz,
Ancak vahşi bir ayı,
Aç bir ayı kapınızın önünde belirdiğinde ne yapacaksınız?
Kaçabilirsiniz, ancak saklanamazsınız.
Sonsuza kadar kaçamazsınız,
Her şeyin bir başlangıcı ve sonu vardır.
Uyuşmayın,
Uyuşturulmayın,
Güçlü olun, diri kalın!
Mücadele etmeniz gerektiği anda,
Emin olun onlar sizi uyumuş bulmak isteyecekler.
Ahmak olmayın,
Onlar bununla mücadele etmeyecekler.
Sizi bulmak istedikleri halde hazır bulunmayın!
Neslimin ahmakları, unutmayın, daima “zararsız protestolara” ve “yalnız bireylerin yükselen seslerine” izin verecekler.
Karşı kıyıda birisi ölümsüzlüğün sırrını haykırıyor olabilir,
Dinleyicisi yoksa, bunun kimseye faydası yahut zararı olmaz.
Daima bazı protestolara,
Bazı seslere,
Bazı eylemlere izin verecekler.
Ve bunları önünüze koyacaklar.
Biz izin veriyoruz,
Herkes özgür,
Herkes sesini çıkartabilir diyecekler.
Kabullendiğiniz an,
Prangalarınıza merhaba deyin.
Geçmişi unutmayın.
İşler biraz ciddiye bindiklerinde, nasıl davranabileceklerini gördünüz.
Unutmayın.
Neslimin ahmakları,
Lütfen araştırın.
Dinlediğiniz müziği araştırın.
Gerçekten, Prince’in yaptığı Pop müzik harikaydı.
Erkin Koray harika Rock müzik yapardı.
Alpay’ın harika Funk şarkıları vardır.
Her önünüze koyanı yerseniz,
Sistemin önünüze attıklarını tüketirseniz,
Sistemi beslersiniz.
Kim size bedava bir şey satar?
İzlediğiniz filmi, diziyi araştırın.
Hayata dokunan,
Ufkunuzu genişletecek öyle yapımlar var ki…
Aynısı kitaplar için de geçerli.
Görüşünüzü okuyun, temellendirin.
Karşıt görüşe dair okuyun, muhakkak okuyun!
Rakibinizi tanıyın, yapıcı eleştirilerle başlayın.
İflah olmaz kötü niyetlilerin sayısı daima azdır,
Çoğunluk kandırılmış ve çarpıtılanlarla zehirlenenlerdir.
Rakibinizi, ilmini, irfanını tanıyın,
Zayıf noktalarını saptayın ve kullanın!
Araştırın!
Bundan çok daha fazlasına sahipsiniz,
Bundan çok daha fazlasına sahibim.
Bu ne bir ışık tutma,
Ne bir politik mesaj,
Ne de adalet savaşçılığı.
Beni kaç kişi okuyacak? Yüz? İki yüz? Bin? On bin?
Bu dünyada yedi milyar insan, milyarlarca da hayvanız.
Sözlerim ne bir İtalyana ne bir Almana, ne bir kediye, ne bir tırtıla derman olacak.
Yeni bir şey söylediğim de yok,
Görülmesi gerekenler ortada ve açık konuşayım, size yol göstermesi gereken insan ben değilim.
Hiçbir zaman olmadım.
Sadece yeryüzündeki canlıların acısını hissedebiliyorum ve bu konu hakkında bir şeyler söylemek istiyorum.
Karl Marx hemen her yapıtında salt sözcüklerin güçsüzlüğünden bahsederdi.
Eylem mühimdir,
“Filozoflar şimdiye kadar dünyayı farklı şekillerde yorumladılar, önemli olan onu değiştirmektir.”
Yürümeyi öğrenmeden koşmaya başlayamazsınız.
Önce araştırmalı ve kendini tanımalı insan.
Sonra mı?
Bir bakmışsınız insanlık bir gün batımında ellerinde çay, kahve, bira veya şarapla,
Huzurla güneşi batırıyor.
Belki bir gün.

İlginizi Çekebilir
ritüel

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir