Güzel Kaybet
Kaybedenler diyarına hoş geldin. Burası bir ülkeden fazlası esasında. Akılda renklenen ütopyaların dahası… Sebepsizce kaybetmenin de olduğu dar bir mekân. Her limeni birer bütün olarak hissetmene sebep olan bir yaşantı. Mutluluğu arayanlara tam anlamıyla bir mağlubiyet yeri. Yazanlara kâğıdın olmadığı yerde kalem uzatmak ya da hiç oyuncağı olmamış bir çocuk gibi. Sanırım burası… Burası kaosun rahmi.
Kaybetmek bir ayrıcalıktır bana kalırsa. Sen ne kadar kaybettiysen bazı yenilgi fısıltıları kulağına ilim olur. Seni bir daha yapmaman gereken, yaparsan sonucun bu olur ve bunu istemezsin kalıplı düşüncelere davet eden hayati bir ilim. Çünkü hayat çok ince bir çizgi üzerinde. Kader ise bazen bir fikrin kucağında dans eder. Ve bu dans o ince çizgi üzerinde ne kadar sürebilir sence? Kim bilir, belki de ölüm bu yüzden var; dansı sonlandırmak belki de onun tek gayesi… Ve bunun gibi hakikatlere rağmen o adımların var, o mimiklerin. Ben hayattayım diyen bir sen var ister istemez. Bunun bilincini hebalara satma. Zaten yeniliyorken pes etme. Şayet cesaretin varsa ayaktayken de pes edebileceğini, bazı birikimlerini kurban verebileceğini göster.
Bir başka yenilgi olsun seninki. Öyle; yorgunluktan pes etme klişesi değil de daha kıymetli bir hedef için birkaç şeyi kaybederek yenil. Yenil ki ucu körelmiş bir kalemi yontar gibi hayat seni fikirlerin eşliğinde yontsun. Çünkü daha çok şey yazacaksın o sivriliğinle. Kim bilir, belki de tabutuna gökyüzünü çizeceksin.
Konuklarımızın diğer yazılarına da göz atabilirsiniz.
Bizleri instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.
Güzel Kaybet
