“Cesur Bir Adım”a Selam Olsun
Kelimelerini kaybetmişlerin diyarından yazıyorum. Üç ayı geçiyordu, bembeyaz pamukların sarmaladığı zirvelerin mavinin her tonundan denizi kucakladığı yerdeydim. Bir çeşit inzivaydı galiba… Çıkma sebebim de bir yazı. “Cesur Bir Adım”la heybesinde bin çeşit tohumu filizlendirmiş benim dostum… Diyor ki “Şimdi sudan çıkmış bir balık, doğduğu şehri terk etmiş bir çocuk, orta yaşlarına gelmiş bir adam, dününü unutmuş bir ihtiyar gibiyim.”.. Ben de kendi tanımımı eklemek istedim. Sıfırdayım şu an… Belki eksideyim. Hayatımda ilk defa her şeyi sıfırlayarak geldiğim bir mekân ve zamandayım. Doğduğum yere yabancılaşalı çok oldu ama içimde bir parça var, hala oraya ait; hala o yeşili, maviyi özleyen. Yine de kendine başka yerler bulmaya mecbur, göçmen kuşlar gibi daima devam eden bir döngüsü var. Bir dala konuyor, sanki yuvaymış gibi. Kök salacakmış gibi o ağaçla birlikte. Oysa yerini yadırgayan misafir. Gözü yollara dalıyor, çok sürmüyor misafirliği; aslını hatırlıyor, düşüyor yine yollara, evi sırtında.
***
Hep söylenirdi, “Hayatta seçimler yapmak çok önemlidir, alacağınız kararlar çok önemlidir.” Yanlış hatırlamıyorsam bir rehberlik öğretmenim söylemişti, lisede; üniversiteye hazırlık zamanları… Hep düşünür dururdum, ne demek karar almak, ne demek seçimler çok önemli. Öyle ya, o zamana kadar yaptığım en büyük seçim hangi lisede okuyacağıma karar vermekti. Ki onu bile ben değil ailem yapmıştı.
O kadar soyut, o kadar uzak geliyor ki lisedeyken her şey… Hatta genellemelere karşı biri olarak ilk kez bir genelleme yapmak istiyorum, onlu yaşlarda her şey uzaktır, her şey soyuttur, her şey “mümkündür”, hayal kurmak en büyük güçtür onlu yaşların bir insana verdiği…
Zaman geçtikçe bu konu bir şarkı sözüne evriliyor: “Tutamıyorum zamanı…” Artık zaman, karşı durulacak bir şey haline geliyor, durduramıyoruz. Dark’taki gibi bir geçit olsa da bir solucan deliğinden zamanda yolculuk yapabilsek diyoruz.
Yine de alınan kararlarla ilgili zamandan öğrendiğim şu; o kararı aldığın güne farklı zaman dilimlerinde dönüp dönüp gittiğinde eğer yine aynı kararı alıyorsan, doğru olanı yapmışsındır.
Hayatımın en önemli kararını aldım. Ve kimse bana gerçekten bir karar almanın bu kadar can yakacağını, bu kadar kelime kurutacağını söylememişti… Çoğu şey gibi bunu da yaşayarak öğrenmek zorunda kalıyor insan…
Hiç tanımadığım, bilmediğim insanlarla, bilmediğim zamanda ve diyardayım. Yeni bir yol. Yeni bir başlangıç. Bir uçurumdan yuvarlanmışım da sanki nihayetinde yemyeşil bir ovada düzlüğe çıkmışım gibi. Önümde bir mavi. Göğü yere karışmış. Mucizelere inanma vaktidir belki.
***
Bir şarkı var, ıslıkla başlayıp devam ediyor… Bir yarım hep eski, eskide, eskiye aşık. Hep sebebi bu şarkılar.
Konuklarımızın diğer yazılarına da göz atabilirsiniz.
Bizleri instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.
“Cesur Bir Adım”a Selam Olsun
