Kerem Görsev Röportajı
Merhaba sevgili müzik sever okuyucularım, bu yazımda sizlere ünlü caz piyanisti Kerem Görsev’den bahsedeceğim. Öncelikle kendisine bana “Türkiye’de Caz Müziği ve Öncüleri” konulu makalemde yardımcı olduğu için çok teşekkür ederim. Müzik, caz camiası küçük olduğu kadar yardım sever ve paylaşımcıdır da. Aynı şekilde bende bu güzel, iyi örnekleri gördükçe çevreme aynı şekilde yardım ve sevgi ile yaklaşıyor onlara da aynısını yapmaları için teşvik etmeye çalışıyorum.
Kendisi ile röportaj yaptığım gün Los Angeles Filarmoni Orkestrası ile yaptığı 17. Albümü “Spring Water” piyasaya çıkmıştı. Bu albümün diğer bir özelliği de 2017 yılının Kerem Görsev’in piyano ile tanışmasının 50. yılı olmasıdır.
Albüm için benim söyleyecek çok bir şeyim yok, kesinlikle dinlenilmesi gereklidir!
- Caz müziğini ve müzisyenini nasıl tanımlarsınız?
Caz uzun yaşanmışlıkların hikayesidir. Her caz parçasının bir hikayesi vardır. Bir de yazılmış gizli bir kahramanı vardır. Bana kalırsa caz müzisyenleri özgür, serbesttirler. Esasında gerçek caz müzisyenlerini kızıl derili atına benzetirim, üzerine eyer vurmazlar, asilerdir, inatçılardır. İstedikleri müziğin dışında bir şey çalmazlar. Ve kızıl derili atına bineceksen de eyer vuramazsınız sırtına, caz müziği böyle bir tarzdır.
- Caz müziğine doğrudan caz müziği eğitimi ile başlamak mı yoksa klasik, rock müzik eğitimleri ile mi başlamak gerekir?
Önce müzik terbiyesi almak lazım. Bu da klasik müzikten geçiyor. Önce bir piyano çalacaksan nasıl oturacağını, piyano ile piyanist egzersizlerini; Hanon, Czerny gibi çalışıp, piyanodan klasik müzik eğitimi aldıktan sonra eğer ki yeteneğin varsa caz müziğine girebilirsin. Yoksa klasik müzik eğitimi alıpta caz heveslenen ve yapamayan klasik müzikte kalan çok müzisyen var. Bu birazda içten gelen bir şey, cazın ruhu, eğitimi başka bir şey. Ama her şeyin başında klasik müzik eğitimi var.
- Caz müziğinin en geliştirici (etütsel) türleri sizce nelerdir?
Olaya müzik olarak bakarsanız, küçük çocukların gelişmesine klasik müzik, özellikle Mozart çok büyük faydalı sağlıyor. Eğer nitelikli müzik dinlerseniz gece yatarken tebessüm ederek uyursunuz, beyniniz sizi başka taraflara çeker. Ne dinlediğinizi bilerek, bilinçli olarak dinlediğinizde müzikten çok faydalanırsınız. Caz müziği özellikle eşittir (enstrüman dengeleri, birbirlerine üstünlük anlamında), dinginlik sağlar, yaratıcılık, liderlik, düşüncede farklılıklar sağlar, oturduğunuz bölgede, toplumda hep ihtiyaç duyarsınız, öyle bir his gelir. Doğaya ve hayvanlara karşı insanları aşırı hassas yapar. Ben böyle hissediyorum ve benim gibi böyle hisseden pek çok insan var.
- Caz müziği ticari ve buna dayalı getirisi açısından (ruhsal, manevi, psikolojik) olarak tatmin ediyor mu?
Ruhsal olarak çok tatmin ediyor. Türkiye’de ve dünyada cazın ticari getirisi üzerine çok fazla şeyler beklemeyeceksin. Hayatta zaten hep ticaret üzerine kurulmuş bir şey değildir. Onurlu yaşamakta, ideallerini yapmakta, geleceğe bir şeyler bırakmakta dünyadaki en büyük onurlu ve mutlu hareketlerden biridir.
- Genç, yeni cazcılara tavsiyeleriniz nelerdir? (Caza başlangıç aşamasında olanlara ne tavsiyelerde bulunursunuz?)
Ben çocukluğumda da tavsiye alıp vermeyi sevmezdim. Sınanmayı da, sınamayı da hiç sevmem ama akustik müzik dinleyerek 1940, 50, 60’ların müziklerini dinleyerek caz müziğine başlasınlar. Nat King Cole, Ella Fitzgerald, Sarah Vaughan, Tony Bennett, Frank Sinatra gibi vokalli müziği dinleyerek başlasınlar. Birden bire ağır cazlar dinlemesinler, yeni müzik cazları dinlemesinler. Geriden ve sindirerek gelsinler. Sonra zaten kendileri ne müzik çalacaklarsa içindeki ruh onları, o tarafa doğru itecek.
Sitemizdeki diğer röportajlara da göz atabilirsiniz. (Kerem Görsev)
Korsan Edebiyat’ı instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.
