Mayıs Ayında Neler İzledim?
2020 yılına girerken en büyük hedeflerimden biri her gün en az bir film izleyecek vakit yaratmaktı. Korona virüs ve beraberinde gelen karantina süreciyle birlikte bu hedefimi çokça yerine getirmiş oldum. İzlediğim filmlerin yanında pek çok dizi izleme fırsatı da buldum haliyle. Sizler için izlediğim dizi ve filmlerden kısa bir liste oluşturdum, şimdiden keyifli seyirler!
Filmler:
Şeylerin Boktanlığı
Orijinal ismi “De Helaasheid Der Dingen” olan bu filmin yönetmen koltuğunda Felix Van Groeningen oturuyor. Türkçe’ye birkaç farklı şekilde çevrildiği için farklı yerlerde farklı isimlerle bulabilirsiniz. Kötü ama samimi bir ailede yetişen bir çocuğun nasıl yazar olduğunu izlediğimiz bu film, insana çok sıcak duygular hissettiriyor. Yönetmenin diğer filmlerinden Beautiful Boy da önerilerim arasında.
Camille Claduel
Bruno Dumont’un yönetmenliğini yaptığı film, Camille Claduel’in gerçek hayat hikâyesinden uyarlanmış. Sevgilisi Rodin ile ayrılığı sonrasında ailesi tarafından akıl hastanesine yatırılması, bu süreçte çektiği sıkıntıları ve tutunduğu umut kırıntılarını konu alıyor.
I Lost My Body
Ayrıldığı vücudunu bulmaya çalışan bir elin hikâyesini konu alan bu film; müzikleri, sinematografisi ve senaryosuyla oldukça başarılı. Neredeyse tüm festivallerden ödülleri toplasa bu yıl düzlenen Oscar ödüllerinde hakkının yendiğini düşünüyorum.
Dogtooth
Yunanistan yapımı bu filmin yönetmenliği Yorgos Lantimos’a ait. Aile kurumu üzerinden; baskı, iktidar ve sansür kavramlarını sorgulayan, yer yer rahatsız edici görüntülere sahip olan başarılı bir distopya. Güzel bir sistem eleştirisi olduğunu düşünüyorum.
Ruben Branot, Collector
Listemdeki ikinci animasyon film olan Collector, son zamanlarda izlediğim en iyi animasyon film. Psikoterapi, aile yapılanması, subliminal mesaj ve adaptasyon konuları üzerine işlenen bu mükemmel bir filmi Netflix’te bulabilirsiniz. Sanatın her anından kareler barındıran ve sizi sanata doyuracak bu filmin yönetmen koltuğunda Milorad Krstc oturuyor.
Diziler:
Alef
Emin Alper başarılı dizisi. Türkiye’de çok daha fazla böyle yapımlar görmemiz gerektiğini düşünüyorum. İstanbul’da işlenen gizemli cinayetleri konu alan diziyi Blu Tv’den izleyebilirsiniz.
Las Chicas Del Cable
Müzikleri rahatsız edici olsa da Netflix’in derinlerinde bulduğum İspanyol dizisi. Hem kadın mücadelesi hem telekomünikasyon gelişimini hem de son sezonunda dünya tarihine yön veren İspanya iç savaşını konu alıyor.
Fleabag
Phoebe Waller-Bridge tarafından yaratılan ve aynı zamanda başrolü olan bu dizi, trajikomik bir durum komedisi. Ailesi tarafından yalnız bırakılan bir kadının hikâyesini konu alıyor. Bunun yanında çerez olarak Phoebe Waller-Bridge’nin diğer dizisi Crashing de önerilerim arasında.
Yazarın (Zeynep Çelebi) diğer yazılarına da göz atabilirsiniz.
Korsan Edebiyat’ı instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.
Mayıs Ayında Neler İzledim?
