Altta Kalanın Canı? Öyle uzunca bir süre, pencereden dışarıyı seyrettim. Kar tanelerinin yere düşerken savrulduğu ve bir şekilde yığıldığı o enfes sessizlik karşısında sadece mutlu olduğumu anımsıyorum. Kar o kadar…
Son Yazılar
Bir Bilinmeze Doğru, Bilinmezden Dolayı... Hiçbir cümlenin anlamını bilmeden, derinine inmeden öylece yazıyorum. Başıboş, rotasız ve dağınık… Belki de en büyük sorun bir anlam aramaktı… Öyle ya, hiçbir nedeni olmayabilir…
Bazen hiçbir şeyden bahsetmeyip çok şey konuşasım var Bir cümle bile eksik olsa olmaz… Çünkü söylenecek ne varsa söylenmelidir. Bazen de susmak, edilecek kelamın çok ötesinde bir cevap olarak sunulabilir.…
İç Sesimin İncelikleri Bir süre sonra hayat, sadece yakınmadan ibaret hale geliyor. Geçen her günü yakınmalarımızla uğurluyoruz. Bir sorunu işaret etmek, o sorunun giderilmesini sağlamıyor. Sadece bir sorunu işaret etmiş…
Ekmeğin Kıyısında Annem Ekmeği tırtıklama bakim, demiş annesi, annem küçükken. Bir kez demiş ve o bir daha ekmeğin ucunu bölmeye gitmemiş. Evet sadece bir kez demiş annesi. Ekmeği yeme demiş…
Bir ritüel olarak şiirler dinliyorum. Başka adam ve kadınların yazdığı, başka adam ve kadınların seslendirdiği şiirler… Kimisi yürek yakıyor, kimisi de yıkıyor yüreğimi. Ama ben ritüellerimin ayrıntılarına takılı kalıp oralarda…
Yazının neye hizmet ettiğinin önemini kavra İyi bir yazarın, hayatın pek çok noktasından beslendiğini söylemem yanlış olmaz. Bu beslenme işinin en önemli sorusu “Nasıl olmalı?”dır. Yaşamlarımızda pek çok aksaklık mevcut.…
Nehir Bir nehre set çekmek ne kadar da anlamsız… Onu olduğu gibi kabul etmek gerek, ona yön vermeden onunla yaşamak gerek. Müdahale etmek istiyorsan, bir havuz yaptırabilir, yapay su birikintisinde…
Kasıt yok yalnızlıklarda, Her biri yaşanmış yılların eseri. Şimdi düşlerine giren bir çocuk, koşturuyor sokaklarında. Bulutlar, gün sonu muhabbetlerini ediyor ve kızıllıklarda son buluyor bir kadının büyük aşkı. Kasıt yok…