Teğet Geçen Oklar
Duymak istediklerimizle duyduklarımız semt değiştirdiğinde yalnızlığın gözleri dikilir üzerimize.
Başımız üstünde yeri vardır oysa yalnızlığın ..
Yine de kimi zaman kalabalığa karışmak ister içinde bir yerlerden taşan yaşama arzusu.
Başka seslere, başka duygulara karışmak ister.
Azıcık kendini kaybetsen uyarı gelir hemen;
“Kendine gel”
Bilmezler ki kendini evde bulamamışsın..
Evde olmayan kendin sende de değildir kimse anlamaz,
Anlatamazsın hatan da tam bu koyda yatar pusuya;
İşte o an boş bir latife olur yaşamak..
Teğet geçen oklar sarar dört bir yanını;
Birazdan görüşelim dersin “ok” atarlar,
Bir kilo domates istersin bir ok daha gelir,
Sınav notlarını iade talebinde bulunursun hop bir ok daha..
Belli bir saatten sonra sakınmak boş bir gayret olur oklardan..
Kendilerince “tamam” derler aslında,
On kişiden dokuzu da bunu çok rahat anlar..
Kalan bir kişi ne mi oldu?
O hala oklar kalbini bulmasın diye çabalıyor.
Zira bu “ok” insan evladı tarafından çoğu kez farklı kalıplara sokulmak suretiyle;
Daha eceli onu bulmadan hayatını kaybetmiştir.
Ne tuhaf değil mi? Eskiden oklar silah olarak çıkardı sahneye temel görevi can yakmak olsa da zaman zaman kahramanlık tacını da giymişti.
Tabi taç kafadan düşünce de şairlerin şarkıların masasına meze oldu sonra bu talihsiz ok;
Bu saatten sonra da görevi cinayete teşebbüsten yargılanmak olur.
Yayından fırlayan ok olur, sen ne dersen o olur kısacası..
İşin aslı , teğet geçecekken deler geçer, değer geçer..
Sitemizdeki diğer şiirlere de göz atabilirsiniz.
Korsan Edebiyat’ı instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.
Haftalık bültenimize ücretsiz abone olup gelişmelerden haberdar olabilirsiniz.
– Teğet Geçen Oklar
