Boş bir sahnede devasa gösterilerin insanıdır palyaço!
  1. Anasayfa
  2. Deneme

Boş bir sahnede devasa gösterilerin insanıdır palyaço!

"Sahneye ağır adımlarla çıkar palyaço, bilir salonda kimsenin olmadığını."

0

Herkes uyuduğuna göre şimdi sahneye çıkabilir. Çünkü gerçekçi bir palyaço, boş bir sahnede şovunu yapar! İnsanoğlu övülmeyi sever. Palyaço ikiyüzlüdür ve gerçek, palyaçonun iki yüzünde sahnelenmiştir. Mutlulukla mutsuzluk iç içedir ve asla birbirinden ayrılmazlar. Bu kâinattaki en tutkulu aşk, mutluluk ile mutsuzluk arasındadır. İyi bir ressam mutluluğun resmini çizebilir. Ama o resim iyi bir resim sayılmaz! Mutluluğu mutsuzluktan ayırmak kimsenin haddine değildir!

Hayatta her şey dengelidir aslında. Sen yükselirken göğün bilmem ne katına, bir başkası da yerin dibine batmıştır çoktan. Ya da güç her yanını sarmışken, yenilmiştir güçsüzlüğe bir insan. Aslında sevgiler de sevgililer de bir yanılsamadır. Dünyaları vereceğin insan, dünyanı çalar gider. Bu böyledir değişmez insanoğlu, değişmedikçe dünyanın dönüşü…

Sahneye ağır adımlarla çıkar palyaço, bilir salonda kimsenin olmadığını. Kimsenin bu gösteriyi izlemesine gerek yoktur zaten. Çünkü her gün, her saat; köşe başlarında, mahalle aralarında, yollarda, evlerde, televizyonun içinde sahnelenmektedir dünya!

Birilerine kızar insanlar. Birileri yüzündendir hep, başlarına ne geldiyse. Hiç suçu yokmuş gibi davranır. Oysa başkasının canını çoktan yakmıştır ve şimdi sıra Ona gelince isyana kalkışmıştır. Palyaço güler. Ağlanacak haller vardır, bir yanı da ağlar bu yüzden. Anlamak, anlatmaktan zordur. Gece anlatılmaz mesela. Yaşanır belki… Bir nebze, bir doz, bir soluk… Ötesi olmayan yokluklarda, içindeki acılarla suspus otururken evlerde; kanlı sofraların mezesini hep birlikte tüketir insanoğlu. Ve şiddetli yaşar şiddetin her zerresini.

Hep bir umut ediş vardır. Ama palyaço umut etmez. Çünkü yüzüne çizdiği, dengeler hayatını. Umut eden insan, geleceğe dair hep mutluluk diler. Mutsuzluğu simgeleyen ne varsa, yoktur umudun içinde. Ağlayan yarım bir surat, mutluluktan söz edemez. Mutsuzluk mutluluğu gölgeler, ama dünya mutsuzluğun üzerine kuruludur.

Aslında en büyük sorun algılarımızdadır. Palyaço dünyayı algılamış tek canlı olmasına rağmen, insanların hiç anlamadığı ve anlayamayacağı tek canlıdır aslında. Sorun her şeyi elimize yüzümüze bulaştırmamızdan gelmektedir. Her şeyi berbat ettik. Ve suçlayacak birilerini arıyoruz. O olmasa dünya daha güzel olacak diyoruz. O ölüyor, dünya daha da boka sarıyor. Ve biz yeni düşmanlar belirliyoruz. Yeni düşmanlar belirliyoruz ve yeni yanılgılarla dönüyor dünya.

Boyun eğdik paranın, hırsın ve öfkenin gücüne. Mutsuz tarafı güçlü kıldık ve denge bozuldu. Biraz dinlesek gökyüzünü, fark edeceğiz aslında dünyanın dönüşü sırasındaki savruluşumuzu… Ama umut ediyoruz, her şeyin bir gün biteceğine dair… Bu kaos son bulacak ve gökyüzünde kelebeklerle uçurtmalarımızı yarıştıracağız. Bekliyoruz. Bekliyoruz… Bekliyoruz, ta ki öleceğimiz güne kadar…

Palyaço ise beklemiyor. Çünkü beklemekle olmadığını iyi bilir palyaço. Yüzündeki denge, hayatını şekillendirmiştir. İyinin içindeki kötüyü, mutluluğun sarıldığı mutsuzluğu kabullenmiştir. Maddelere indirgemeden yaşar bu hayatı. Öncelikle her şeyi kabullenir. Boş bir sahnede devasa gösterilerin insanıdır palyaço! Kocaman ayakkabılarıyla, iki adımda geziverir dünyayı…

04.12 25.12.15

İlginizi Çekebilir
Sokak

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir