Yerine Ulaşmayan Mektuplar, sevgiliye mektup, Öyle yoğun günler geçiriyorum ki hanidir yazamadım sana. Fakat seni önemsemediğim veya… Yerine Ulaşmayan Mektuplar hakkında…
Sevgilim,
Öyle yoğun günler geçiriyorum ki hanidir yazamadım sana. Fakat seni önemsemediğim veya aklıma düşmediğin için değil, işten ve çocukların bakımından kaç gece elimde kalemle uyuyakaldım, bilemezsin.
Dikişten kazandığım para evin ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyince bir pastaneye günlük poğaça yapmaya başladım. Çok beğenilince fazla fazla istemeye başladılar. Yoruluyorum ama en azından kimseye muhtaç kalmıyoruz Bülentçiğim. Kimsenin senin yokluğunu fark etmesini istemiyorum. Bilirlerse başımıza bir iş geleceğinden tedirgin oluyorum. Ama sensizliği kimseyle paylaşamamak da mahvediyor beni. Bir başıma bu yükü nasıl sırtlayacağımı bilemiyorum, umudum gittikçe tükeniyor.
Şu an beni en çok sevindiren şey, Selma teyzenin oğlu Murat’ın Almanya’ya gitmiş olması. Geçen hafta telefon edip senden bir iz bulmuş olabileceğini söyledi. Çok sık telefon edemiyor mevcut durumundan dolayı. Ama yine de sana ulaşabilecek olması ve senden bir haber alacak olmam beni çok sevindiriyor. Henüz bu durumu çocuklara söylemedim sevgilim. Bu izin sonucunda bir şey çıkmazsa daha çok üzülmesinler diye. Senden haber alacağım düşüncesi içimi kıpır kıpır ederken, yine bir sonuç alamayacağız düşüncesi midemi ağrıtıyor.
Önceki mektubumda sana altın gününe katıldığımızdan bahsetmiştim. Orada ne durumda olduğunu bilmediğimden altınlardan birini bozdurup bu zarfın içine koyacağım, belki paraya ihtiyacın vardır diye. Merak etme, birkaç aylık kiramızı ayırdım. Gayet iyi durumdayız bizi düşünmene gerek yok, ben olanca gücümle halletmeye çalışıyorum her şeyi. Yalnız ülkede siyasi durumlar pek iyiye gitmiyor. Belki haberlerden takip etmişsindir, Deniz Gezmiş ve iki arkadaşını idam ettiler geçtiğimiz günlerde. Öyle üzüldüm ki… Şimdi de darbe söylentileri dolaşıyor yine. Eğer olursa ekonomik olarak ne durumda oluruz bilemiyorum. O yüzden elimdeki tüm parayı kenara koyuyorum ileride lazım olur diye.
Haftaya çocuklar karne alıyor Bülentçiğim. İkisinin de notları çok iyi diye tahmin ediyorum. Engin nicedir bisiklet istiyordu, ona karne hediyesi olarak mavi bir bisiklet alacağım. Mine de geçen gün vitrinde kırmızı puantiyeli bir elbise beğendi, maddi durumumuz yeterli olmadığı için alamayacağımızı söyledim. O elbiseyi alıp sürpriz yapacağım. Eminim ikisi de çok sevinecekler. Aslında çocuklar senin yanına gelmeyi çok istiyor. Ben de tabii. Ama hem maddi olarak hem de senin aynı adreste olup olmadığını bilmediğimden bu planı senden haber alıncaya kadar erteledim sevgilim. Hem kim bilir, belki sen bizi ziyarete gelirsin önümüzdeki günlerde.
Sana öyle hasretim ki… Çığ gibi büyüyor günden güne. Tenine sinen sigara kokusunu özleyeceğim hiç aklıma gelmezdi. Özlemin gözlerimi dolduruyor sevgilim. Gökyüzüne her baktığımda, denizin mavisinde, yatağımızda her üşüdüğümde seni arıyor gözlerim. Sana ulaşmaya çalışmaktan hiç vazgeçmeyeceğim. Bu mektuplar yerine ulaşana dek yazmaya devam edeceğim.
Seni çok seviyorum.
Sezen
Yazarın (Zeynep Çelebi) diğer yazılarına da göz atabilirsiniz.
