Ay Işığına Ağıt
‘Sıcaktı… Sıcak!
Sapı kanlı, demiri kör bir bıçaktı, sıcak.’
Günlerden siyah.
Yazmaktan başka kaçabileceğim bir delik yok!
Farkındayım…
Yüreğimi bırak, kulaklarım uğulduyor, içimdeki hüzünden.
Ağlasam sızlasam ne yazar?!
Sabahlara uyanabilmek için, gülümseyebilmek, sevmek için
Artık küçücük ayrıntılara sarılıyorum-ruz.
Düşünüyorum da, insan az ile yetinmemeli.
Elimizdekilerle bile mutlu olmamıza izin yok!
‘Aç gözlü mor kurbağalar’ her yerdeler çünkü…
Biri, ülkemin gençlerinden daha çok sevmediğim bir yerlere yolluyor fidanları,
Bir diğeri, gözünü ve yüreğini kırpmadan cellat oluyor başıma,
Ya ötekine ne demeli?
Ayırıyor bizi. Sol, sağ, yan…YUN!
Sizin düşündüğünüz gibi ‘Kelle’ değil hiç kimse,
Aynı topraklarda aşını paylaşan kocaman bir Aileyiz biz.
Ezilenler’i oynamak zorunda bırakmaya çalıştığınız İNSAN’larız.
Oynamıyorum! Sobe…
Keşke diyorum, Ey BARIŞ!
Elimdeki sihirli değneğim olsan,
Karanlığa, cahilliğe, aç gözlülüğe ,ihanetlere… dokunsam,
Daha da ne istiyorsunuz?
Ayışığı’na kıydınız ulan!
Diğer yazıları da okuyabilirsiniz.
Korsan Edebiyat’ı instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.
Haftalık bültenimize ücretsiz abone olup gelişmelerden haberdar olabilirsiniz.
– Ay Işığına Ağıt
j m n b v v c z a s d e r t y p o ı k l i ü ç ö m n b v c z a s d g h o p ğ l k l m n b v c d s a