Sıkıntılı Pazarlar…
  1. Anasayfa
  2. Öykü

Sıkıntılı Pazarlar…

0

Sıkıntılı Pazarlar – İçimdeki karamsarlık tüm odayı sarmıştı uyandığımda. Bana büyük gelen yatağıma bile sığamıyordum. İçim öyle dolmuştu ki. Sıkıntılı Pazarlar…

Sıkıntılı Pazarlar denemesi

İçimdeki karamsarlık tüm odayı sarmıştı uyandığımda. Bana büyük gelen yatağıma bile sığamıyordum. İçim öyle dolmuştu ki. Kalkıp odamın penceresini açtım. Sanki tüm sıkıntım pencereden giren rüzgarla birlikte uçup gidecekti. Pencerenin karşısında öylece duruyordum. Bir yere varamayacağımı fark edince üzerime bir şeyler giyip kendimi sokağa attım. Saat 07.16. Günlerden Pazar. İnsanlar uyuyor. Bir sigara yaktım. Acıyla dumanı içime çektim. İçimi yakmıştı. Çektikçe içimi yakan sigarayı daha bitiremeden atıp yürümeye başladım. Yürümek kesmeyince koştum. Öyle hızlı koşuyordum ki bir an tüm acılardan kaçıp kurtulacağıma inandım. Ama karanlık peşimdeydi. Bırakmamıştı. Yine bırakmamıştı… Ciğerlerim yanmaya başlamıştı. Soluğum kesilmeye başlayınca yavaşladım. Yavaşladıkça kaçamayacağımı anladım.

Saat 07.48. İnsanlar hala uyuyor. Veya uyumuyor. Bilmiyorum. İnsanların ne yaptığıyla ilgilenmiyorum. Paramparçaydım. Sadece yürüyordum. Tekrar nasıl bir bütün olacağımı düşünürken bir arabanın gelip beni tamamen paramparça etmesini istedim. Caddeler bomboştu. İnsanlara tekrar sinirlendim.

Eve dönüp sıcak bir duş almaya karar verdim. Her zaman kurtarıcıdır sıcak bir duş. Tenin yanarken tüm acıların eridiğini düşünürüm hep. Eriyip yok olduğunu…

Sıcak duştan sonra tekrar sigara yakıp oturdum. Acıların, sıkıntıların hiçbir yere gitmediğini fark ettim. Olduğu yerde duruyorlardı. İçimdeki kasvetin, karamsarlığın nedenini bulmaya çalışırken hiçbir sonuca varamadım. İçim daralıyordu.

Daralmaya devam ediyordu.

Ve hala yaşıyordum.

Sitemizdeki diğer öykülere de göz atabilirsiniz.

Bizleri instagram üzerinden de takip edebilirsiniz.

İlginizi Çekebilir

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir